Sahip olduğu coğrafi ve tarihi mirası ile kültür birikimi olan Anadolu coğrafyası tüm zamanların görüp görebileceği sayılı direnişlerden birine sahne olmuş; Türk milleti, etrafında yükselen demir dağları eritip, istikbali için istiklale kavuşmuştur. Şüphesiz bu mücadele içerisinde serhat şehrimiz Kars’ın yeri ayrı tutulmuştur.
1064 yılında Selçuklu İmparatorluğu ile Türk hakimiyeti altına giren Kars şehrimiz 814 sene boyunca kesintisiz Türk yurdu olma gururunu yaşamıştır. Ne yazık ki, Osmanlı’nın zayıfladığı bir dönemde, hafızalarımıza 93 Harbi olarak geçen1877-78 Osmanlı-Rus savaşının neticesinde Rusya tarafından işgal edilmiştir.Asırlarca Kafkasların kilidi, Türk Dünyasına açılan yüzü, ticaret ve sanatın merkezi, ilimin ve irfanın köşe taşı olan Kars şehri 7 düvelle mücadele eden Osmanlı İmparatorluğu’nun 93 Harbi sonrasında kaybettiği topraklardan biri olmuştur. Önce 93 Harbi, ardından Birinci Dünya Savaşı’nın ağır yıkımına maruz kalan Kars tam 40 yıl boyunca esaret altında yaşayarak, zulmü ve eziyeti görmüş, bağımsızlığın hasreti içerisinde kara günler yaşamıştır.Mezarları dahi sahipsiz kalan atalarımız bayrağın, ezanın hür bir şekilde semaya yükselmesini beklemişlerdir.
Bu bekleyiş, Kazım Karabekir komutasındaki kahraman ordunun düzenlemiş olduğu harekât neticesinde, 30 Ekim 1920 tarihinde kutlu bir zaferle sonuçlanmıştır.Mustafa Kemal Atatürk’ün yaktığı bağımsızlık ateşi Kars’ın düşman işgalinden kurtulması ile harlanmıştır.Kars şehri, Mehmet Akif Ersoy’un dizelerinde de söylediği gibi “Kesilir belki, fakat çekmeye gelmez boyunum!” diyerek istiklal mücadelesini kazanmıştır.
Bu zafer tüm Anadolu coğrafyasına gurur ve moral kaynağı olduğu kadar tarihi tevafuktan ötürü bir başka manayı da beraberinde getirmiştir. Türk halkının idam kararı olan Mondros Mütarekesinin yıl dönümüyle aynı günü paylaşan Kars’ın kurtuluşu, bu yönüyle dünyaya verilen bir mesaj olma vasfını da kazanmıştır.
Günümüzde Azerbaycan topraklarında gösterdikleri işgalci tutumu bir dönem de Kars’ta gösteren Ermenistan, Türk milletinin topyekûn direnişi ile karşılaşmış, Kazım Karabekir ve aziz silah arkadaşlarının bozgununa uğramıştır. Yediği “Türk Tokadını”100 yıldır ensesinde hisseden bu terörist devlet, bu günlerde de kardeş ülke Azerbaycan’ın tokadını yemektedir.
Tarih bizleri ne zaman köşeye sıkıştırmak istese feraseti ve irfanı ile üzerinde oynanmak istenen oyunları bozan, bağımsızlığını namus bilip esareti hiçbir dönem kabul etmemiş necip milletin evlatları olmaktan gurur duyuyor, bu vesile ile serhat şehrimiz Kars’ın kurtuluşunun 100. Yılını coşku ile kutluyor, Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve mümtaz şahsiyet Kazım Karabekir Paşayı minnetle anıyoruz.
ZEKİ YILMAZ
KARS ARDAHAN IĞDIR
KALKINMA VAKFI BAŞKANI